Dönemin Hatay İl Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat, “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçlamasıyla şüpheli sıfatıyla ifade verdi.
Saymaz’a göre, soruşturma, depremden 27 ay sonra, hemşire Abdullah Gül’ün kararlı mücadelesiyle başladı. Gül’ün eşi Asiye Gül, çöken binada hayatını kaybeden sekiz hemşireden biriydi. Gül, binanın depreme dayanıksız olduğu bilindiği halde açık tutulduğunu savunarak şikayetçi oldu.
Hambolat, ifadesinde sorumluluğu Sağlık Bakanlığı’na attı. Saymaz’ın aktardığına göre, Hambolat, 2012’de hazırlanan güçlendirme raporunun Bakanlıkça kabul edilmediğini, 2021’de yeniden ödenek talep ettiğini, ancak Bakanlığın “bloklar yetersiz” diyerek yeni tahkike gerek görmediğini ve ödenek vermediğini söyledi. Hambolat, Bakanlığın “döner sermaye bütçesiyle çözün” talimatı verdiğini, ancak ödenek aktarılmadığını belirtti. Binanın tahliye veya yıkımı için adım atılmamasını ise 2012 raporunun “yok hükmünde” sayılmasına bağladı.
Saymaz, eski Başhekim Yunus Doğramacı’nın açıklamalarına da yer verdi. Doğramacı, binanın depreme dayanıksız olduğunu bildiğini, ancak Hambolat’ın “esnaf ve siyasetçiler tepki gösterir” diyerek engel olduğunu itiraf etti. Doğramacı, “Hastane kapatılsaydı bu insanlar ölmezdi” dedi.
Hambolat, deprem sonrası AKP’den Hatay milletvekili aday adayı oldu ancak listeye alınmadı. Şu an Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Başhekim Yardımcısı. Saymaz, soruşturmanın Hatay Valiliği’nin izin vermemesi üzerine Adana Bölge İdare Mahkemesi’nin kararıyla açıldığını yazdı. Hambolat, yurt dışı çıkış yasağıyla serbest bırakıldı. Kararda, binanın tahliyesi için sorumluluklarını yerine getirmediği ve kuvvetli suç şüphesi olduğu belirtildi.
Saymaz, diğer eski sağlık müdürleri ve başhekimler için de soruşturma izni talep edileceği bilgisini paylaştı.