Nilüfer 6 Nolu Çalı Aile Sağlı Merkezi'nde (ASM) 11 yıldır çalışan Acil Tıp Teknisyeni Canan Bayram, sigorta primlerinin yatırılmaması ve tazminatının ödenmemesi nedeniyle işten ayrıldı. Bursa İl Sağlık Müdürlüğü’nün 6 ayda bir yaptığı denetlemeler sırasında bu durumu tespit etmesine rağmen "göz yumduğunu" ileri süren Bayram, "Gelinen noktada sigorta primlerim ödenmemiş, tazminatım yatırılmamış bir şekilde işten ayrıldım. Hak kaybımız var. Bunun sorumlusu da aile hekimleri ve il sağlık müdürlüğüdür" dedi.
Nilüfer 6 Nolu Çalı Aile Sağlığı Merkezi’nde yaklaşık 11 yıldır görev yapan Acil Tıp Teknisyeni Canan Bayram, mart ayından itibaren sigorta primlerinin düzensiz yatırılması ve tazminat hakkının ödenmemesi nedeniyle işten ayrıldı.
Bayram, bakanlık tarafından gönderilen ödeneklerin aile hekimleri aracılığıyla taşeron firmalara aktarıldığını, ancak firmanın bazı aylara ait sigortaları yatırmayıp maaşlarda da gecikme yaşattığını belirtirken, "İl Sağlık Müdürlüğü’nün 6 ayda bir yaptığı denetlemeler sırasında bu durumu tespit etmesine rağmen herhangi bir yaptırımda bulunulmadığını ve müdürlüğün sağlık personelinin sigortasız çalışılmasına göz yumduğunu" iddia etti.
Buna göre Bayram, sigortasının yatmadığı ve çalışmadı olarak gösterilen tarihlerde de ASM’de çalışmaya devam etti, gelen hastaların işlemlerini gerçekleştirdi. ANKA Haber Ajansı’na konuşan Bayram, şunları söyledi:
"Sistem şöyle. Doktorlar kendi tercihiyle A sınıfı gruplandırmaya dahil olabiliyorlar. Ama bu sınıflandırmanın gereğini yerine getirmesi gereken durumlar var. Bunlardan bir tanesi de benim gibi sözleşmeli sağlık çalışanı bulundurmak. Ben o şekilde işe başladım 2015 yılında, sözleşmeli ATT olarak çalışıyordum.
"Geçmişe dönük 2 aylık sigorta eksik"
Mart ayından itibaren sigortalarda gecikme yaşanmaya başladı. Gecikmenin sebebi için sistemi anlatayım. Devlet aile hekimlerine bir ödenek verir, bu ödenekle aile hekimleri bizim sigortalarımızı, maaşlarımızı yatırır, giderleri karşılar. Bunu mali müşavir veya muhasebeciyle de yapabilir ama genellikle taşeron şirkete vermeyi tercih ediyorlar. Türkiye’nin her yerinde bu yöntemi tercih ediyorlar. Şirket de bu sorumluluğu yerine getirmediği için problem yaşadık. Mart ve nisan ayları sigorta primlerim yatmadı, mayıs ve haziran ayları yatırıldı, temmuz ağustos ayları da henüz e-Devlet’e yansımadığı için göremiyoruz.
"İl sağlık müdürlüğü göz yumdu"
Burada her ne kadar sorumlu aracı şirket gibi görünse de asıl sorumluluk aile hekimleri ve Bursa İl Sağlık Müdürlüğü’ndedir. Konuyu aile hekimleri ve il sağlık müdürlüğü görevlileriyle sözlü olarak görüştüm ama hiçbir şey yapılmadı. 6 ayda bir il sağlık müdürlüğünden bize denetleme ekibi gelir ve sınıflandırma denetlemesi yapılır. A sınıfı aile hekimliği şartları yerine getirilmeden, sigortasız ve usulsüz bir şekilde çalışmaya devam ettik. İl sağlık müdürlüğü hiçbir yaptırımda bulunmadı ve bu duruma göz yumdu."
Son süreçte aile hekimlerinin başka bir taşeron firmayla anlaştığını söyleyen Bayram, "Bizim haklarımızdan vazgeçmemizi ve yeni firmaya sıfırdan işe başlamış gibi devam etmemizi istedi. Yani bir önceki şirketi sorumluluğunu almadan yeni işe başlıyormuş gibi o şekilde işe başlamamızı, haklarımızdan feragat etmemizi istediler. Tazminatlarımızın zaten yatırılmayacağını söylediler" dedi.
Canan Bayram, "Gelinen noktada sigorta primlerim ödenmemiş, tazminatım yatırılmamış bir şekilde işten ayrıldım. Hak kaybımız var. Bunun sorumlusu da aile hekimleri ve il sağlık müdürlüğüdür. Ben burada kendi mağduriyetimi anlattım ama bir çok insan bu mağduriyeti yaşıyor. Bu sorunun giderilmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
İddialara ilişkin görüşü sorulan Bursa İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, herhangi bir yanıt vermedi.
Kaynak: ANKA