Akçay, hem Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı hem de Sağlık Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, sağlık alanındaki üretim ve tedarik yapısının daha bütüncül bir şekilde yönetilmesi gerektiğini savunarak Sağlık Endüstrisi Başkanlığı kurulmasını önerdi. Önerinin temel gerekçesi olarak, sağlık hizmetlerinde kurumsal kapasitenin güçlü olmasına rağmen kritik ürün gruplarında dış tedarike yüksek bağımlılık gösterildi.
İlaçta İhracat-İthalat Dengesine Dikkat Çekildi
Akçay’ın paylaştığı verilere göre, 2024 yılında ilaç ihracatı 2,3 milyar dolar, ilaç ithalatı ise 6,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Biyoteknolojik ilaçlar ve aşılar özelinde de benzer bir tablo olduğuna işaret eden Akçay, bu alandaki yapısal sorunun stratejik bir mesele haline geldiğini ifade etti.
Tıbbi Cihazda Dışa Bağımlılık Sürdürülüyor
Tıbbi cihaz alanında da dış ticaret dengesizliğine dikkat çeken Akçay, 2023 yılında tıbbi cihaz ihracatının 1,5 milyar dolar, ithalatın ise 2,64 milyar dolar olduğunu belirtti. Açıklamaya göre, bu veriler sağlık endüstrisinde yerli üretim kapasitesinin güçlendirilmesi ihtiyacını ortaya koyuyor.
“Milli Sağlık Endüstrisi” İçin Çatı Yapı Çağrısı
Akçay, sağlık endüstrisinde dışa bağımlılığın “büyük bir mesele” olduğunu vurgulayarak, milli sağlık endüstrisini güçlendirecek yeni bir kurumsal modele ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi. Öneriye göre, ilaç ve tıbbi cihaz üretiminde faaliyet yürüten özel sektör ile kamu kurumlarının tek bir çatı altında koordine edilmesi ve ilgili bakanlıklarla entegre, tümleşik şekilde çalışması hedefleniyor.
Cumhurbaşkanlığına Bağlı Yapı Vurgusu
Akçay, söz konusu yapılanmanın etkili olabilmesi için Cumhurbaşkanlığına bağlı Sağlık Endüstrisi Başkanlığı modeliyle kurulması gerektiğini ifade etti. Bu yapının, stratejik planlama ve koordinasyon kapasitesiyle yerli üretimi artırmayı, tedarik güvenliğini güçlendirmeyi ve sektörde kamu-özel iş birliğini daha sistematik hale getirmeyi amaçladığı belirtildi.
