Kamu kurumlarında görev yapan memurlar çeşitli zamanlarda amirlerinden saatlik izin talep ederek mesai saatleri içerisinde işyerinden ayrılabilmektedirler. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda anlatılan izinler arasında saatlik izin uygulaması olmamasına rağmen fiiliyatta bu şekilde bir uygulama geliştirilmiştir. Hatta bazı kurumlarda verilen bu saatlik izinler toplanarak her 8 saatlik izin ilgili memurun yıllık izninden düşülmektedir. Konuya ilişkin olarak devlet personel başkanlığınca çeşitli zamanlarda verilen görüşlerde de memura saatlik izin verilmesinin mümkün olmadığı yönünde görüşler verilmiştir. Yazımız ekinde yer alan kararda Engelli çocuğu olan devlet memuru çalışmış olduğu idareye başvuru yaparak engelli çocuğunun rehabilatasyon merkezinde görmüş olduğu tedaviler esnasında çocuğunun yanında olabilmek için idaresinden haftada 3 gün 2 şer saatlik izin talebinde bulunmuş, ilgili talebin idarece reddetilmesi üzerine idare mahkemesine dava açılmıştır. İdare Mahkemesi de vermiş olduğu kararda 657 sayılı Devlet memurları Kanununun izinlere ilişkin maddelerinde saatlik izin şeklinde bir düzenlemenin bulunmadığından bahisle memurun davasını reddetmiştir. Danıştay Başkanlığıda vermiş olduğu karar ile İdare Mahkemesi Kararını onamıştır.

T.C. D A N I Ş T A Y Onikinci Daire Esas No : 2008/4781 Karar No :2009/5361

Özeti : Memur olarak çalışan davacının engelli çocuğunun gördüğü fizik tedavi ve bireysel eğitim seansları sırasında yanında bulunarak bilgi edinebilmek amacıyla günde 2 saat, haftada 3 gün yıllık kanuni izninin haricinde izinli sayılması için yaptığı başvurunun reddine dair işlemde hukuka aykırılık görülmediği hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): … Karşı Taraf : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Vekili : Av. … İsteğin Özeti : Adana Sigorta İl Müdürlüğünde memur olarak görev yapan davacının engelli olan çocuğunun gördüğü fizik tedavi ve bireysel eğitim seansları sırasında yanında bulunarak bilgi edinebilmek amacıyla günde iki saat süreyle haftada 3 gün yıllık kanuni izninin haricinde izinli sayılması istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onikinci Dairesinin 26.10.2007 günlü, E:2007/4021, K:2007/4641 sayılı bozma kararına uyularak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 102,103 104 ile 108 maddelerinde izinlerin ne şekilde ve hangi şartlarda kullandırılacağı düzenlenmiş olduğu, bu maddelerde engelli çocuğu olan Devlet memurlarına engelli çocuğun rehabilitasyonu süresinde izin verileceğine dair bir hüküm bulunmadığı, dava konusu başvuruya dayanak alınan 5378 sayılı Yasanın 10. maddesinde yer alan" Rehabilitasyon hizmetlerine özürlü ve ailesinin aktif ve etkili katılımı esastır. "Hükmünden Devlet memurunun tabi olduğu 657 sayılı Yasada ya da başka hiçbir yasada öngörülmemiş olan bir izni kullanma hakkının öngörüldüğü anlamı çıkmayacağı, bu nedenle davacının engelli çocuğunun rehabilitasyonuna katılmak için izinli sayılması yolundaki başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda Adana 2. İdare Mahkemesince verilen 18.02.2008 günlü, E:2008/184, K:2008/215 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: Erhan DEMİR Düşüncesi : İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı : Nazmiye KILIÇ Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17/2 maddesi uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek, işin gereği düşünüldü: İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. Adana 2. İdare Mahkemesinin 18.02.2008 günlü, E:2008/184, K:2008/215 sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan 9,00 TL posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine, 14.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Mahkemeden ‘Hak İhlali' Kararı: ‘Aile Bütünlüğü’ Detayı Mahkemeden ‘Hak İhlali' Kararı: ‘Aile Bütünlüğü’ Detayı

Editör: TE Bilişim